Ana içeriğe atla

Bilmezsin


İmkânsızı düşlerim ben, bilir misin?
Olmayacak olanı.

Belki de ölene dek, belki de sonsuzluğa kadar.

Yeterlidir o gözlere bakabilmek, bilir misin?
Bakmayacak, görmeyecek olan gözlere.
Donuk ve keskin, pek hayat dolu, acımasız, delici.

Mecburum sevmeye, mecburum gözlemeye, bilir misin?
Asla bilmeyecek olanı.
Bilemeyecek, öğrenemeyecek, fark edemeyecek.

Ama ne kadar da hoştur, bilir misin?
Sadece düşleyebilmek,
sadece bakabilmek,
ve de sevebilmek.

Gözlerim aziz okuyucu, gözlerim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Arsız Kadın

Yürümek, çıldırırcasına gitmek Tenha yanına arsız kadının Pembe ruhunu karalar gibi Bir martı kanadı süpürür sokağı Müthiş bir istek ve tereddüt ile Varınca yanına arsız kadının Karanlık ruhumu ağartır gibi Bir ışık hüzmesi yıkar sokağı Sokak bile çekine çekine Vardı yanına arsız kadının Martı kustu eteğine Karanlık bir hınç aldı aydınlığı

komm süßer Tod

gel, tatlı ölüm, gel her geçen gün sana daha da yaklaşmış olmanın mutluluğu içerisindeyim, gel sonsuz güzelliğine ebedî huzuruna zamansızlığına, acımasızlığına açtığın şefkat dolu kollarına hayranım vuslatımız uzaktır belki ama derin bir sadakatle beni beklersin, bilirim o gün de gelecek gel, tatlı ölüm, gel her geçen gün sana daha da yaklaşmış olmanın mutluluğu içerisindeyim, gel

Namütenahi

O anı beklemekteyim, o an ki İçinde olduğum anlamsız döngü ve tekdüze birliktelikleri Yıkmaya muktedir Asla gelmeyeceğini bile bile Tahayyül eder durur zihnim Bir kapı açılır derinlerde Üzeri örtülü nice umutlar fışkırır Seni de çıkartır beraberinde Kıyıya vurmuş bir bebek masumiyeti Gözlerinde Sonra sular çekilir, o kapılar kapanır Kokuşmuş ve kasveti kahreden bir hava çöker güne Bu kötü döngü Namütenahi Öyle telakki ediyorum Ve yelken açıyorum hiçliğe Soğuk bir rüzgar vurduğunda yüzüme Saçlarımı savurduğunda bir yana Hala hatırlarım o anı Bir güneş doğar içime geceden Bir ışıltı belirir uzaklarda Sen ve o gün hiç gelmeyen Şapşalca yine de beklenen