Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

komm süßer Tod

gel, tatlı ölüm, gel her geçen gün sana daha da yaklaşmış olmanın mutluluğu içerisindeyim, gel sonsuz güzelliğine ebedî huzuruna zamansızlığına, acımasızlığına açtığın şefkat dolu kollarına hayranım vuslatımız uzaktır belki ama derin bir sadakatle beni beklersin, bilirim o gün de gelecek gel, tatlı ölüm, gel her geçen gün sana daha da yaklaşmış olmanın mutluluğu içerisindeyim, gel

Hasbihâl

11.09.17 21.12 G: Eski yazı falan varsa atabilirsin yine A: Var da giriş cümlelerinden sonrası yok ve ilerlemiyor zaten ilerleyemez bilirsin o modu yakalamak gerekiyor devam ettirince ortaya heterojen bir yazı çıkıyor. G: Müsveddeye benzer şeyler olabilir yine de lakin tercih sizin. Ben bir daha öyle bir şey atmam açıkçası :D A: Haksızlık ediyorsunuz yazınıza kanımca. O, o zamanki GKK'nın ürünüydü. Her ne kadar düzen müptelası olsak da düzensizlik de var kitabımızda :D G: Mamafih yazı bütünlüğü her şeyden önemlidir, aksi takdirde cümle kalabalığından öteye geçemez A: Bağlantıyı kurmak okuyucuya kalıyor hatta bağlantı kurması gerekmiyor çünkü yazının bir ahengi var. A: Şiirsel bir biçimde okunabilir. G: Sanat şahsidir lakin hedef aldığı kitleye kendini isabetli takdim etmesi gerekir A: Buradaki temel sorun sanatın ne için olduğu o zaman bu noktaya varıyoruz. Sanat şahsi midir değil midir? G: Sanatın şahsi olduğunu kabul ediyorum ben zaten mesele doğru akta

Değer

"Hayat ne kadar boş değil mi?" "Bu sözü sizden duymak istemezdim aziz dostum." "Lakin hakikat böyle, üstelik ayan beyan ortada. Kendimize uydurduğumuz uğraşları ve küçük meseleleri büyüte büyüte feci ve devasa sorunlar hâline getiren mücrim yine bizleriz. Tamamı bu fuzuli sorunlarla geçen bir hayat boş değildir de nedir?" "Yüzeysel baktığınızda karşılaşacağınız manzara budur, kabul. Mamafih bu fuzuli sorunlarla uğraşın getirdiği kazanımları nereye koymalı? Bu fuzuli sorunlardır ki bizlere medeniyeti, bilimi, aşkı, sanatı ve kuşkusuz saadeti getirdi. Şahsi fikrimi sorarsanız bunlar fuzuli bir sorun için fazlasıyla değerli kazanımlardır." "Haklılık payınızı vermekle beraber bir itirazım da mevcut. Hayatın getirdiği badireler bahsettiğiniz kazanımlara nazaran misliyle fazladır." "Muhakkak. Lakin siz söyleyin üstadım, iki-üç mutluluk kırıntısı için bu badireler çekilmeye değmez mi?" "Gayet tabii değer cancağızım. Hay

Bilmezsin

İmkânsızı düşlerim ben, bilir misin? Olmayacak olanı. Belki de ölene dek, belki de sonsuzluğa kadar. Yeterlidir o gözlere bakabilmek, bilir misin? Bakmayacak, görmeyecek olan gözlere. Donuk ve keskin, pek hayat dolu, acımasız, delici. Mecburum sevmeye, mecburum gözlemeye, bilir misin? Asla bilmeyecek olanı. Bilemeyecek, öğrenemeyecek, fark edemeyecek. Ama ne kadar da hoştur, bilir misin? Sadece düşleyebilmek, sadece bakabilmek, ve de sevebilmek. Gözlerim aziz okuyucu, gözlerim.