İnsan tek parça olamaz. Hatta insanın parçası bulunmaz birliktelik yanlısı kardeşim. Öylesine yekparedir ki yolun başında, öylesine saftır ki... Kendi birey oluşum sürecini tamamlayıp bir topluma dönüşürken bile görülür bu bütünlük. İyi güzel de ya sonra? İçinde başlayan iç savaş sonraları kızışıp başta kendini sonra bir toplumu bile parçalayabilecek hale geldiğinde kim bulup toplayabilir bu kar tanelerini toprağa karışmadan? Hangi iğne dikebilir insanın bir yanını anarşist yanına? Bu günlerde şiddetle hissediyorum bu dağılışı. O sebepten yine kafanı şişiriyorum. Affet. Bir yanım yücelirken, bir yanım alçaldıkça alçalıyor. Bu yücelişin meyvesi ise içini dolduramadığım bir kibir oluyor. Önceleri oldukça tatlı oluyor haliyle. Gelişimi durduruşu derinden hissedilse de verdiği haz tartışılmaz. Lakin meyve kurtlanıyor etrafına kötü kokular yayıyor. Öylesine dayanılmaz ki insan her şeyi berbat edecek, yakıp yıkacak bir fikir ile çiziyor yolunu. Alçaklığı derinden hissetse de suları durulduğunda yine aynı alçaklıklara devam etmekten kendini alamıyor. Ah kardeşim ah! Biz birleşemeyenler miyiz sorun karakterimizde mi bilinmez ama dünyada ametal-ametal kıvamında kimseler olduğu açık. Ee hissettin mi bu dağılışı?
Yürümek, çıldırırcasına gitmek Tenha yanına arsız kadının Pembe ruhunu karalar gibi Bir martı kanadı süpürür sokağı Müthiş bir istek ve tereddüt ile Varınca yanına arsız kadının Karanlık ruhumu ağartır gibi Bir ışık hüzmesi yıkar sokağı Sokak bile çekine çekine Vardı yanına arsız kadının Martı kustu eteğine Karanlık bir hınç aldı aydınlığı
Yorumlar
Yorum Gönder