Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sistem

Algılarımızın yönetildiği hakikatini ispata gerek yok sanırım. Buna insanın fevkalade gelişmiş olan adaptasyon özelliği de eklenince tabiri caizse tam bir kuklaya dönüşüyoruz. Muazzam bir sistemin parçasıyız, ailesinden tutun devlete ve devletlerin teşekkül ettiği büyük dünya nizamına kadar her şey oldukça kompleks sistematik yapılardan ibaret. Bu büyük makinenin küçük bir dişlisi olduğumuz hakikatini gölgelemek için hem dışarıdan hem de bizatihi içeriden gelen uyaranlar vasıtasıyla yalancı bir hürriyete sahip olduğumuz kanısına varıyoruz. İstediğim şeyi izleyebilir, dinleyebilir, oynayabilir ve düşünebilirim. Peki eğitimi reddetmek? Devletin ve toplumun çizdiği öğrenci-meslek sahibi-evlat sahibi-emekli rotasından kopabilmek? Hayatının 3/4'ünü nizama adamaktan kaçınmak? Kendimi gülümsemekten alıkoyamıyorum ve ekliyorum: İmkansız.

Reng-i Halet

Kireç beyazı umutlar Ölüm grisi korkular Ve ruha bağlı bir çift göz Bir ruh ki göz ve renk ile Arıyor rengini halinin Karanlık akustik bir parça Ruha bağlı bir çift kulak Her gün tekerrür ederek Uyuşturuyor  dağınık zihni Bir zihin ki gökten uzayıp Yer ile kaynaşıp kâmil olan Koparın zincirini bu gökten inen Gıcırdayan narin salıncağın Saçılsın yeryüzüne pembe düşler Ezsin başını huysuzun oldukça ağır hisler Aman duymasınlar bu gümbürtüyü Tüm bağların kopuşunu hislerin intiharını Özgürlüğün sevinç çığlıklarını Ağır bir yük ki ezip yeri Alev alev kor fışkırtan bir etki Alıp maviliğini gökyüzünün Kızıla boyayıp da çiziyor resmini Kahpe ideolojinin adi öfkenin İğneden yaprakları ağacın Süzerek ışığını cüretkar güneşin Tevazu ile hakim oluyor Deniz güneşe karşı Yerini beyaz köpüğe bıraktığında Azgın kibirli dalgalar Olanlar oluyor içerde ben olmak üzere dahi değilim Geçmişin yüküymüş meğer kamburumun sebebi